Spor Terapisi: Uyarlanmış Fiziksel Aktivite

Prof.Dr.Suat Karaküçük

Gazi Üniversitesi Spor Bil.Fakültesi

ksuatt@gmail.com

 

Günümüzde bireylerin fizyolojik, psikolojik ve anatomik eksiklikleri veya yetersizliklerini ifade etmek amacıyla çeşitli ifadeler kullanılmaktadır. Dünya Sağlık Örgütü (WHO) tarafından hastalık sonuçlarına dayanan ve sağlık yönüne ağırlık veren bir tanımlama ve sınıflama yapılmış, engellilik üç ayrı kategoride ele alınmıştır. Buna göre; Yetersizlik (Impairment): Psikolojik, fizyolojik veya anatomik yapının fonksiyon kaybı ya da normalden sapması durumudur. Organ seviyesindeki bozuklukları ifade eder. Sağlık bakımından fiziksel yapı ve fonksiyonlarda eksiklik ve anormalliği ifade etmektedir. Özürlülük (Disability): Sağlığın bozulması sonucu oluşan yetersizlikten dolayı herhangi bir yeteneğin normal kabul edilen bir kişiye göre azalması veya kaybedilmesidir. Bireysel düzeydeki bozuklukları, bir aktiviteyi normal tarzda veya normal kabul edilen sınırlar içinde gerçekleştirmedeki kısıtlılık veya yetersizliği ifade eder. Engellilik (Handicap): Yetersizlik veya özürlülük nedeniyle, kişinin yaş, cinsiyet, sosyal ve kültürel durumuna göre normal kabul edilen yaşantısını ve kendisinden beklenen rolleri yerine getirememesi durumudur (World Health Organization, 1994).

Farklı bir yaklaşımla Marles, “Engelli” tanımı yapılırken kullanılan impairment, disability ve handicap kelimelerinin anlamlarını şu şekilde açıklamaktadır; Marles’e göre impairment, anatomik kayıp veya vücutsal fonksiyon kaybına işaret eden tıbbi bir terimdir. Disability bozukluğun sonucu oluşan, ölçülebilir fonksiyon kaybıdır. Handicap, bir kişinin beklentisi olduğu maksimum potansiyelini başarmasını engelleyen sosyal durumların ve çevrenin sebep olduğu sosyal bir sonuçtur (Fulcher, 2004).

Özetle, Dünya Sağlık Örgütünün tanımlarına göre: “Yetersizlik (impairment) fonksiyonel bir hasar, Özürlülük (disability) normal aktivitelerde kısıtlılık, Engellilik (handicap) sosyal dezavantaj”dır (Şahin, 2004).

Ancak tüm bu teknik açıklama ve sınıflandırma yaklaşımlarının ışığında, özellikle son dönemde daha kapsayıcı ve kullanışlı bir kavram olarak ‘‘Özel Gereksinimli Bireyler’’ ya da ‘‘Özel Gereksinimli Çocuklar ifadesinin ön plana çıktığı ve kabul gördüğü anlaşılmaktadır. Özel eğitime gereksinim duyan bireyler doğuştan veya sonradan oluşmuş bir nedenle fiziksel, zihinsel, ruhsal, duyusal ve sosyal yeteneklerini çeşitli derecelerde kaybetmesi nedeniyle toplumsal yaşama uyum sağlama ve günlük ihtiyaçlarını karşılamada güçlükleri olan ve korunma, bakım, iyileştirme, danışmanlık ve destek hizmetlerine ihtiyaç duyan bireyler olarak tanımlanmaktadır (Öztürk, 2011).

Özel gereksinimli bireylerin gelişimsel gereksinimlerini karşılayabilmek ve eğitim hizmetlerinden yararlandırabilmek için ise; özel araçlara, özel yöntemlere, özel programlara, özel eğitim öğretmenlerine ve özel eğitim ortamlarına ihtiyaç duyulmaktadır. Özel gereksinimli bireyler için ihtiyaç duyulan bu özel eğitim ortamlarında hayata geçirilecek beden eğitimi ve spor uygulamalarının ise bireylerin eğitim ve gelişiminde ayrıcalıklı bir yeri olduğu tartışmasızdır (Özer, 2011).

Özel gereksinimli bireyler için fiziksel aktivite; fiziksel ve motor uygunluğu, temel motor beceri ve örüntülerini, su ve dans becerilerini, bireysel ve grup oyun ve sporlarını kapsamaktadır. Bu aktivitelere katılan özel gereksinimli bireylerin duyuşsal, psikomotor ve bilişsel gelişimi ile ilgili hedeflenen davranışlar aşağıda yer almaktadır.

Duyuşsal Gelişim: Eğlenme, başarma, özrü ile başa çıkabilme, sosyal yeterlilik  (dürüstlük, hoşgörü, işbirliği) geliştirebilme.

Psikomotor Gelişim: Fiziksel ve motor uygunluk unsurları geliştirebilme – Temel hareket becerileri geliştirebilme – Sportif beceriler geliştirebilme.

Bilişsel Gelişim: Bir hareket problemi ortaya atıldığında orijinal tepkiler yaratabilme – Hayal etmeyi öğrenme, hayale yeni şeyler katabilme, yeni oyunlar, dans ve hareket sırası yaratabilme – Oyun stratejileri ve kurallarını öğrenebilme (Özer, 2011).

Bununla birlikte Sherrill (1988, 2004), özel gereksinimli bireyler için fiziksel aktivitenin daha kapsamlı ve uzun vadeli hedeflerini aşağıdaki gibi listelemiştir.

Önem

Sırası

Uzun Vadeli Hedefler
1. Olumlu Benlik Kavramı

Olumlu benlik kavramı ve beden imajı geliştirebilme.

Hareket yeteneğini ve beden beğenisini artırabilme.

Çevreye uyum sağlamayı öğrenmek ve değiştiremeyeceği sınırlılıklarını kabul edebilme.

Böylece kendini gerçekleştirmeye doğru ilerleyebilirler.

2. Sosyal Yeterlilik

Paylaşma, iletişim kurma gibi uygun sosyal davranışları öğrenebilme.

Sosyal yalnızlığı azaltabilme.

Arkadaşlığın nasıl kurulduğu ve geliştirildiğini öğrenebilme.

Kazanma ve kaybetme durumlarında iyi benlik kontrolü ve sportmenlik göstere­bilme.

Başarı için gerekli diğer becerileri geliştirebilme.

3. Motor Beceri ve Modeller

Koşma, yakalama, fırlatma, atlama, sekme, topa ayakla vurma, sıçrama, gibi temel motor becerileri olgun formda öğrenebilme.

Oyun, spor, dans ve su oyunlarına katılarak motor becerilerde uzmanlaşabilme.

Oyun aktiviteleri, öz bakım aktiviteleri, işte ve okulda gerekli aktiviteler için ince ve kaba motor koordinasyonu geliştirebilme.

4. Fiziksel ve Motor Uygunluk

Kalp-dolaşım sistemini geliştirebilme, ideal ağırlığı koruyabilme.

Kas kuvveti, dayanıklılığı ve esnekliği artırabilme.

Düzgün duruş alışkanlığı kazandırabilme.

5. Algısal Motor Fonksiyon ve Duyusal Bütünleşme

Görsel, dokunsal, işitsel ve kinestetik (hareket duyumu) fonksiyonları geliştirebil­me.

Oyun ve algısal aktiviteler yolu ile akademik öğrenmeyi geliştirebilme.

Bilişsel, dil ve motor fonksiyonları geliştirebilme.

6. Boş Zaman Becerileri

Beden eğitimi aktivitalerinde öğrendiklerini, yaşam boyu spor, dans ve su becerileri alış­kanlıklarına dönüştürebilme.

Rekreasyon (eğlence sporları) için toplumsal kaynakları tanıyabilme.

Spor dans, su ve grup oyunlarında bireysel repertuarı genişletebilme ve becerileri inceleştirebilme.

7. Gerilimin Giderilmesi

Eğlenmek, rekreasyon aktivitelerine katılabilme, mutlu olabilme. Sosyal olarak kabul edilebilir koşullarda gerilimi giderebilme. Hiperaktiviteyi azaltmak, gevşemeyi öğrenebilme.

Beden eğitimine karşı olumlu tutum geliştirebilme.

 

 

Engelliler için fiziksel aktivitenin (EFA) çeşitli yazarlar tarafından yapılmış bir çok tanımı bulunmakla birlikte genel olarak fiziksel aktiviteye katılım için uyarlama gerektiren bireylere yönelik beden eğitimi, spor ve hareket bilimlerinin bir alanı olarak tanımlanmaktadır (Doll-Tepper, 2007). EFA, çoğunlukla engelli bireyleri kapsamakla birlikte, yaşlı bireyler, obezitesi olan bireyler, ya da bir çok nedenden dolayı aktiviteye katılımda çeşitli sınırlılıklara sahip bireyler için de geçerlidir (Sherrill, 2008).

Spor bilimleri açısından ele alındığında EFA bilimi, fiziksel aktivite fırsatlarına ve haklarına eşit şekilde ulaşmak için yeterli güce sahip olmayan ya da kaynaklar açısından dezavantajlı tüm yaşlardaki bireylere yönelik araştırma, teori ve uygulama alanı olarak tanımlanmaktadır (Sherrill & Hutzler, 2008).

Ülkemizde, engelliler için beden eğitimi ve spor ya da engelliler için fiziksel aktivite olarak  kullanılan kavram, uluslararası literatürde ‘‘Uyarlanmış Fiziksel Aktivite’’ ya da ‘‘Adapte Edilmiş Beden Eğitimi’’ olarak kullanılmaktadır. Uyarlanmış fiziksel aktivite ya da adapte edilmiş beden eğitimi kavramı ilk kez Kanadalı ve Belçikalı bilim adamları tarafından 1973 yılında Uluslar Arası Adapte Edilmiş Fiziksel Aktivite Federasyonu kurulduğunda ortaya çıkmıştır (Özer, 2011).

 

Sherill, uyarlanmış fiziksel aktiviteyi, harekete ve sosyal topluma dayalı kısıtlamaları olan tüm bireylerin fiziksel aktivite hedefini başarması amacıyla profesyoneller tarafından yapılan antrenörlük, antrenman ya da yetkilendirme faaliyetleri olarak ifade etmektedir (Sherrill, 2004).

“Terapatik (terapi ya da terapötik)rekreasyon” da özel gereksinimli bireyler için sosyal ve sanatsal aktivite grupları dışında ağırlıklı bir formu olarak yer alan oyun,spor ve egzersiz boyutuyla yaygın kullanılan bir kavramdır. Terapatik rekreasyon; hasta yaşlı ve engelliler için özel olarak tasarlanmış rekreasyonel aktiviteler yoluyla onların eğlenerek, oynayarak, uğraşarak, yarışarak ve mutluluk yaşayarak fiziksel, ruhsal, zihinsel ve sosyal sınırlamalarını ve dezavantajlarını ortadan kaldırmayı, azaltmayı veya bu sorunlarla uyum içinde olabilmeyi sağlayarak yaşamı daha bağımsız ve nitelikli sürdürebilmelerini hedefler. Böylece amaçlı çabaların bir rekreasyon deneyimiyle elde edilmesi ya da en üst düzeye çıkarılmasına yönelik bir süreç oluşturulmuş olur(Karaküçük,2012).

Spor terapi; buraya kadar bahsedilen “engelliler için beden eğitimi” ve “spor ya da engelliler için fiziksel aktivite” uluslararası literatürde yer alan ‘‘Uyarlanmış Fiziksel Aktivite’’ ya da ‘‘Adapte Edilmiş Beden Eğitimi’’, “terapatik rekreasyon”, ve “oyun” gibi kavramların üst bileşenini oluşturmaktadır. Etkinliklerin temel karakteristiğini “hareket” oluşturmaktadır.

 

Özel gereksinimli bireyler çoğu zaman düzenli bir egzersiz, fiziksel aktivite ya da spor uygulamalarına herhangi bir uyarlama yapılamadan katılım göstermekte sorunlar yaşamaktadırlar. Bu doğrultuda, özel gereksinimli bireylerin fiziksel eğitime katılmaları ve bu eğitim aktiviteleri aracılığıyla fayda elde etmeleri için programlarda bir takım uyarlamalar yapılması gerekmektedir (Schultheis, Boswell & Decker, 2000).

Uyarlanmış fiziksel aktivite eğitim programları, düzenli eğitim programları ile aynı amaçlara sahiptir; ancak özel gereksinimli bireylerin yetenekleri ve ihtiyaçlarını karşılamak için çeşitli uyarlamalar yapılmış programlardır (Block, 2007).

Örneğin basketbol genel, tekerlekli sandalye basketbolu ise uyarlanmış aktivitedir. Aynı şekilde görme engelli bireyler için tasarlanan Goalbol, futbolun uyarlanmış modelidir. Aktiviteyi bireye uygun hale getirme yolları arasında; Aktivitenin hızını bireye göre ayarlamak, kuralları azaltmak, işaretler kullanmak, alanı sınırlamak, ve aktivite kartları kullanmak örnek gösterilebilir. Bunun yanında balonlar, deniz topları, sesli toplar, velcrolu toplar ve hedefler, tenis topları, çemberler, tramplen, tornetler, hedefler, ipler, halatlar, denge tahtası ve jimnastik kasası aktiviteyi uyarlama esnasında kullanılabilecek araç gereçler arasındadır (Özer, 2011).

 

Bireylerin ihtiyaçları ve gelişim özellikleri doğrultusunda hazırlanan bu tür programlara katılım, onların çok yönlü gelişimine önemli katkılar sağlamaktadır (Srinivasan vd., 2014; Movahedi, Bahrami, Marandi & Abedi, 2013; Sowa & Meulenbroek, 2012).

Bu tür eğitim ve programlara, Sherborne Gelişimsel Hareket Eğitimi ve Otistik Bireyler için Spor Eğitim Projesi örnek gösterilebilir.Bu örnek uygulamalar içerisinde çok çeşitli ve bilimsel olarak amaçlara uygun seçilmiş spor, oyun ve egzersiz örneklerini, bunların uygulama metodlarını ve kullanılan malzemelerin niteliklerini görmek mümkündür.

2008 yılından bu yana Gazi Üniversitesi Spor Bilimleri Fakültesi Rekreasyon Bölümü tarafından gönüllülük esaslarına göre sürdürülen  OSEP-Otistik Bireyler Spor Eğitim Projesi, üniversite öğrenci ve mezunlarının aktif olarak ve gönüllülük esaslarında görev aldığı, yukarda söz edilen programlara verilecek örneklerin arasında sayılabilir. Bu projede otistik bireylere uygulanan spor, oyun ve egzersiz içerikli programlarla önemli pozitif sonuçlar elde edilmektedir. Bu sonuçlar bilimsel çalışmalarla da ortaya konulmaktadır(Karaküçük,2012).

Sherborne gelişimsel hareket eğitimi ise, her yaştaki ve farklı özellikteki bireylere insanın doğasında bulunan hareketler aracılığıyla özgüven kazandırmaya, kendisi ve başkaları ile ilişki kurmaya yönlendiren bir tekniktir. Bu tekniğin en önemli avantajı, yargılama ve eleştirmenin olmadığı, herkesin kendini başarılı hissettiği bir ortamda bireye öğrenme deneyimi sunmasıdır. Sherborne gelişimsel hareket tekniği tüm düzeydeki eğitimciler için öğretim zenginliği sağlamakta, çocuklara da hareketler yoluyla kendilerini keşfetme olanağı sunmaktadır. Sherborne Gelişim Hareketi içinde iki temel amaç, benlik farkındalığı ve başkalarının farkındalığıdır .Benlik farkındalığı, bireylerin konsantre olmalarına yardımcı olan hareket etme deneyimleriyle kazanılır. Böylece normal bakış açısı yerine; dokunma, dinleme, içsel fiziksel duyumları hissetme yoluyla kendi bedenine ne olduğunun farkına varma hedeflenir. Bu, öz eleştiriyi azaltmaya yardımcı olur ve bireylerin hem fiziksel hem de duygusal düzeyde kendilerine saygı ve güven duymaları yönünde gelişmelerine olanak tanır.Bir sonraki adımda başkalarının farkındalığı ile hedeflenen ise, daha fazla güven gelişimini ve olumlu ilişkilerin kurulmasını teşvik edecek şekilde hareket etmeyi ve başkalarıyla etkileşime geçmeyi öğrenmeye başlamaktır. Bu hareket deneyimleri, bireyi ortak yaratıcılık etkinlikleri yoluyla kendi benzersiz yaratıcılığını keşfetmeye teşvik ederken uygun şekilde desteklenmesini sağlar.

Sherborne eğitiminin altında yatan temel felsefe ise aşağıdaki gibidir.

 

  • Başarıya dayalıdır çünkü yaklaşımı gereği aktiviteyi nasıl yaptığı (yapma şekli) önemli değildir.
  • En düşük düzeyden başlayarak tüm yetenek alanlarını kapsar (farklılaştırılmıştır).
  • Aktiviteler basitten zora doğru sıralanmıştır.
  • Pozitif bir deneyim sağlar.
  • Paylaşılan bir deneyimdir ve gruptaki herkes eşittir, böylece olumlu benlik saygısı gelişimine katkıda bulunur.
  • Birey merkezlidir ve kuralcı değildir, fikirler bireylerden alınır ve grup içinde geliştirilir, dolayısıyla esneklik söz konusudur.
  • Yaratıcılığı cesaretlendirir.
  • Kendine ve başkalarına güveni geliştirir (https://www.sherbornemovementuk.org/).

 

Sherborne eğitimi spor terapisi için iyi bir örnektir. Özellikle Sherborne hareket eğitiminin yer verildiği otistik bireylerin spor eğitim projelerinde çok iyi sonuçlar alınmaktadır. Bu nedenle otistik bireylerin spor terapi programlarında sherborne hareket eğitimlerine  yer verilmesi önem taşır.

 

 

 

 

KAYNAKÇA

 

 

Block, M. E. (2007). A teacher‟s guide to ıncluding students with disabilities in regular physical education (3rd ed.). Baltimore: Paul H. Brookes Publishing.

 

Doll-Tepper, G. (2007). International Developments in Sports for Persons with a Disability. Sobama Journal. 12(1):7-12. Sherrill, C., & Hutzler, Y. (2008). Adapted Physical Activity Science. Borms, J. (Ed.) Directory of Sport Science. 5th ed. 90-103.

Karaküçük, S. (2012). Terapatik Rekreasyon-Bir Örnek Uygulama: Osep (Otistik Bireyler Spor Eğitim Projesi), Gazi Kitabevi, Ankara.

Fulcher, G. Disabling Policies? A Comparative Approach to Education Policy and Disability, Disability, Handicap and Life Chances Series, The Falmer Press, s. 22

Movahedi, A., Bahrami, F., Marandi, S. M., & Abedi, A. (2013). Improvement in social dysfunction of children with autism spectrum disorder following long term Kata techniques training. Research in Autism Spectrum Disorders, 7(9), 1054-1061. http://dx.doi.org/10.1016/j.rasd.2013.04.012

Özer, S. D. (2011), Engelliler İçin Beden Eğitimi ve Spor, (4. Baskı) Ankara: Nobel Yayınları.

Öztürk, M. (2011). Türkiye’de Engelli Gerçeği. 07 Ağustos 2013 tarihinde http://emusiad.org/img/arastirmalaryayin/pdf/turkiyede%20engelli%20gercegi. pdf sitesinden alınmıştır, İstanbul, Müsiad Yayınları.

Schultheis, S. F., Boswell, B. B., & Decker, J. (2000). Successful physical activity programming for students with autisim. Focus on Autisim Other Development Disability, 15(3), 159-162. http://dx.doi.org/10.1177/108835760001500306

 

Sherrill,C., Ruda, L.: Leisure Interest and Practicise of Mentallyretarded Adults, Parks and Recreations,12 (11), 30-33, 1988.

 

Sherrill, C. (2004). Adapted physical activity, recreation and sport. New York: McGraw-Hill.

 

Sherrill, C. (2007). The Passion of Science: Research and Creativity in Adapted Physical Activity. Sobama Journal. 12(1): 1-5.

 

Sherrill, C., & Hutzler, Y. (2008). Adapted Physical Activity Science. Borms, J. (Ed.) Directory of Sport Science. 5th ed. 90-103.

 

Sowa, M., & Meulenbroek, R. (2012). Effects of physical exercise on autism spectrum disorders: A meta analysis. Research in Autism Spectrum Disorders, 6(1), 46-57. http://dx.doi.org/10.1016/j.rasd.2011.09.001

 

Srinivasan, S. M., Pescatello, L. S., & Bhat, A. N. (2014). Current perspectives on physical activity and exercise recommendations for children and adolescents with autism spectrum disorders. Physical Therapy, 94(6), 1-46. http://dx.doi.org/10.2522/ptj.20130157

Şahin, H. (2004), Engellilik Kimin Sorunu? Bireyin mi, Toplumun mu? , T.C. Başbakanlık Özürlüler İdaresi Başkanlığı Yayınları, Öz-veri Dergisi, Eylül 2004, Cilt 1,(1), s. 49

WHO, (1994). Community-Based Rehabilitation and The Health Care Referral Services a Guide for Programme Managers Rehabilitation.

https://apens.org

https://ifapa.net

https://www.sherbornemovementuk.org/